1 Temmuz 2025 Salı

Meme Rekonstrüksiyonu: Kadınların Yeni Umudu

Meme kanserine bağlı olarak memenin alınmasından sonra plastik cerrahlar tarafından uygulanan yeniden meme oluşturma (meme onarımı/meme rekonstrüksiyonu) ameliyatları, kadınların hem fiziksel hem de psikolojik yönden yaşam kalitesini önemli ölçüde artırıyor

Meme kanseri, kadınlar arasında en sık görülen kanser türlerinden biri olup, tedavi sürecinde bir veya iki memenin alınması, hastalar üzerinde hem fiziksel hem de psikolojik baskı yaratabiliyor. Bu süreçte, plastik cerrahlar tarafından uygulanan yeniden meme oluşturma ameliyatlarının (meme onarımı/meme rekonstrüksiyonu) önemi giderek artmakta. Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahı Uzmanı Doç. Dr. Bilge Kaan Aysal, bu tür ameliyatların kadınların yaşam kalitesini önemli ölçüde artırdığına dikkat çekiyor.

Doç. Dr. Aysal, meme kanserinin sıklığının artması ve tedaviye yönelik başarıların, kadınların sosyal hayatlarını sürdürebilmeleri için yeniden meme oluşum süreçlerini daha da elzem kıldığını belirtti. "Kadının özgüvenini yeniden kazanmasına katkı sağlayan meme rekonstrüksiyonu ameliyatları, plastik cerrahinin en yüz güldürücü işlemlerinden biri" ifadesini kullanan Aysal, bu ameliyatların doğru zamanlama ve uygun yöntemlerle yapılmasının önemine vurgu yaptı.

‘Kadının Sosyal Yaşamını Sürdürmesine Katkı Sağlıyor’

Meme kaybının yalnızca fiziksel değil, duygusal anlamda da kadınlar üzerinde olumsuz etkileri olduğunu kaydeden Doç. Dr. Aysal, "Meme kanseri günümüzde oldukça yaygın. Estetik cerrahi ile yeniden meme oluşturmak, hem psikolojik destek sağlamakta hem de yaşam kalitesini artırmakta önemli bir adım" dedi. Meme kaybı yaşayan kadınların yeniden sosyal yaşantılarına aktif bir şekilde katılmalarını sağlamak amacıyla yapılan bu ameliyatların, memenin kaybından kaynaklanan olumsuz psikolojik durumların da önüne geçtiği ifade ediliyor.

‘Memesi Alınmış Her Hastaya Yeniden Meme Oluşturmak Mümkün’

Meme kanseri tedavisi sonrasında yeniden meme oluşturmanın mümkün olduğunu söyleyen Doç. Dr. Aysal, genel cerrahların kanseri tamamen ortadan kaldırmak için memenin bir kısmını veya tamamını alabileceğini belirtti. Bu durumda plastik cerrahların devreye girdiğini ifade eden Aysal, "Memenin alınmasından hemen sonra yeni bir meme oluşturmak mümkün ya da hastalar ilerleyen dönemlerde bize başvurabilir" şeklinde konuştu.

“Bu Ameliyatlar Kanser Tedavisiyle Çelişmez”

Meme kanseri ameliyatı sonrası yeni memenin ne zaman yapılacağına ve kanser riski ile ilişkisine dair bilgiler veren Doç. Dr. Aysal, "Yeniden meme oluşturma, kanser tedavisi ile çelişmez. Tüm önlemler alındıktan sonra estetik cerrahlar yeni meme yapımına başlar. Türkiye’de veya yurtdışında, estetik kaygılarla eksik kanser ameliyatı yapılmaz" dedi. Ayrıca, mevcut meme kanserinin tekrarlama riskini artırdığına dair bir bulgu olmadığını vurguladı.

“Farklı Yöntemler Kullanılıyor”

Yeniden meme oluşturmak için iki farklı yöntem bulunduğunu belirten Doç. Dr. Aysal, bunlardan birinin silikon implantlarla yapılması olduğunu ifade etti. Diğer yöntem ise hastanın kendi dokularının kullanılması. Silikon implantıyla gerçekleştirilen ameliyatlarda, memenin kanser ameliyatında korunan derisi üzerine silikon implant yerleştiriliyor ve dış derisiyle meme şekli veriliyor. Öz doku tekniği ise karın veya sırt dokusu kullanılarak yeni bir meme oluşturmayı içeriyor. Hangi yöntemin tercih edileceği, hastanın genel durumu ve cerrahın deneyimine göre belirleniyor.

“Yeniden Meme Oluşturma Ameliyatları, Kanser Tanısı Almış Her Hastaya Yapılabilir”

Her yaştan kadına yeniden meme oluşturma ameliyatı yapılabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Aysal, "Yeniden meme oluşturma ameliyatları, kanser tanısı almış her hastaya uygulanabilir. Yaş fark etmemektedir" dedi. Genetik risk analizi sonucu meme kanseri riski bulunan kadınların da gerekirse yeniden meme yapımına başvurabileceği belirtildi.

“Hasta-Hekim Uyumu Çok Önemli”

Meme oluşturma ameliyatlarının riskleri bulunduğunu ifade eden Doç. Dr. Aysal, her ameliyat gibi bu işlemlerin de bazı komplikasyonlar içerebileceğini, ancak bu risklerin yönetilebilir olduğunu söyledi. Cerrah ile hasta arasındaki uyumun bu süreçte önemli olduğunun altını çizen Aysal, hastalarının yanında olduğunu ve sürecin sonuna kadar destek verdiklerini kaydetti.

ÖNCEKİ HABER

"Öğrencilerin Sanat Yolculuğu: Resim ve Desen"

SONRAKİ HABER

"Sanal Gerçeklik ile Spor Psikolojisine Yenilik"