24 Ağustos 2025 Pazar

İstanbul'un Ruhunu Yansıtan Moda Koleksiyonu

Kadınların üretim gücüyle birleşen sanat ve bilimin İstanbul’un kadim ruhunu yansıttığı özel bir koleksiyon, bu yıl Londra Moda Haftası’nda moda severlerle buluşuyor

İstanbul’un kadim ruhunu yansıtan özel bir koleksiyon, bu yıl Londra Moda Haftası'nda moda severlerle buluşmaya hazırlanıyor. Tasarımcı Neslişah Yılmaz ve Uzman Eczacı Aromaterapist Hülya Kayhan’ın iş birliğiyle hayata geçirilen bu proje, şehrin ruhunu kokularla ifade eden ve modayı bir iyileştirme aracı haline dönüştüren sıradışı bir deneyim sunuyor.

Koleksiyon, İstanbul’un yedi tepesinden ilham alınarak oluşturulan 7 şifalı koku üzerine inşa ediliyor. Bu kokular, Neslişah Yılmaz’ın zarif estetik vizyonuyla fular ve eşarplara dönüştürülüyor. Hülya Kayhan’ın aromaterapik bilgi birikimi, koleksiyonun ruhuna şifa katarken, her bir parça İstanbul’un farklı bir yüzünü temsil ediyor. Bu yönüyle, koleksiyon hem kültürel mirası hem de zanaatı ön plana çıkarıyor.

7 Tepe / Şifa Koleksiyonu'nun en dikkat çeken özelliği, nanoteknoloji ile entegre edilen %100 organik aromaterapik ve postbiyotik kokuların kullanıcıların hareketiyle aktif hale gelmesi. Bu özellik, kokuların duyguları ve bedeni şifalandırma potansiyelini artırıyor. Geleneksel parfümleri geride bırakarak, kullanıcıların doğa ve şehirle uyumlu bir şekilde şıklık elde etmesine olanak tanıyor.

Koleksiyon, toplamda 7 farklı koku, 7 renk ve 7 desen ile şekillendirilmiş olup, modern formlarla tasarlanan özel parçalar sunuyor. Neslişah Yılmaz tarafından Eylül ayında Barrus x Art de Huile iş birliğiyle gerçekleştirilecek olan Londra Moda Haftası’ndaki defilede sergilenecek. Bu defile, koleksiyonun moda dünyasındaki yerini güçlendirecek ve yenilikçi bakış açısını daha geniş kitlelere ulaştıracak.

Koleksiyon, yalnızca şıklığı değil, aynı zamanda doğayla uyumu, kadın gücünü, şehir estetiğini ve biyoteknoloji arasında yeni bir bağı temsil ediyor. “Kadınlar üretirse şehirler güzel kokar. Kadınlar birleşirse toplumlar yönünü şifaya döner,” anlayışıyla, kadınların gücünü ve yaratıcılığını sergiliyor. Bu bağlamda, koleksiyonun sunduğu deneyim, izleyicilere sadece estetik bir zevk sunmakla kalmayıp, aynı zamanda derin düşünceler ve duygular da tetikliyor.

Sonuç olarak, bu özel koleksiyon, İstanbul’un kültürel zenginliklerini ve kadınların gücünü harmanlayarak yenilikçi bir moda anlatısı oluşturuyor. İçindeki modern unsurlar sayesinde, geleneksel değerlerle çağdaş anlayışı buluşturuyor ve biyoteknolojinin modada nasıl yer bulabileceğine dair ilham veriyor.

ÖNCEKİ HABER

"Kuru İncirde Kalite ve Güvenlik Artıyor!"

SONRAKİ HABER

"Minycenter ile Okula Dönüş Keyfi Başlıyor!"